MXB SMART






MXB Smart: Hayat Kurtaran Entegre Teknoloji…
MXB Smart, kullanıcıların kollarında taşıdığı çok fonksiyonlu akıllı saatler ve bu saatlerle entegre çalışan özel donanım ve yazılım sistemlerinden oluşmaktadır. Geliştirilen teknoloji, deprem gibi felaketlerde;
GSM operatörlerinden bağımsız bir iletişim altyapısı,
Enkaz altında 30 güne kadar iletişim sağlama kapasitesi,
150 metre çapında ultrasonik sinyallerle yer tespiti gibi kritik özellikler sunar.
MXB Smart akıllı saatleri, normal kullanımda tüm modern özelliklere sahipken, olası bir deprem durumunda özel deprem moduna geçerek şu görevleri üstlenir:
Kullanıcının konumunu, nabzını ve kimlik bilgilerini sinyallerle arama-kurtarma ekiplerine iletmek,
Yedek batarya sistemi sayesinde 30 gün boyunca çalışmak,
Ultrasonik sinyallerle enkaz altında yer tespitini mümkün kılmak.
Projenin diğer bir devrim niteliğindeki bileşeni, özel tasarlanmış fonksiyonel otonom dronlardır. AFAD, AKUT ve UMKE gibi arama-kurtarma ekipleri için geliştirilen bu dronlar, yapay zeka destekli yazılım teknolojileriyle şu kabiliyetlere sahiptir:
Enkaz altındaki akıllı saatlerin sinyallerini 50 cm hassasiyetle tespit etmek,
SLAM (Simultaneous Localization and Mapping) algoritmalarıyla haritalama yaparak hızlı müdahale sağlamak,
Kullanıcıların nabız, kimlik bilgisi ve konum raporlarını anında iletmek.
Bu sistem sayesinde enkaz altındaki kişilere çok daha hızlı ve etkili bir şekilde ulaşmak mümkün olacaktır.
1. Bağımsız Haberleşme Teknolojisi
GSM operatörlerinden bağımsız iletişim altyapısı, projeyi geleneksel afet yönetim çözümlerinden ayıran en özgün yönlerden biridir.
Ultrasonik sinyallerin enkaz altında 150 metre çapında etkili olması, haberleşmede yeni bir paradigmaya işaret eder. Bu, özellikle afet sonrası altyapının çöktüğü durumlarda kritik bir ihtiyaçtır.
Mesh ağ teknolojisi ile akıllı saatlerin birbiriyle haberleşmesi, arama-kurtarma sürecini hızlandırır ve enerji tasarrufu sağlar.
2. Uzun Süreli Enerji Yönetimi
Akıllı saatlerin yedek batarya sistemiyle 30 güne kadar çalışma kapasitesi, enerji yönetimi ve pil teknolojileri açısından inovatif bir yaklaşımı temsil eder.
Gelişmiş enerji tasarruf modları ve potansiyel olarak piezoelektrik enerji dönüşümü gibi yenilikçi teknolojilerin entegrasyonu sayesinde, uzun süreli kullanım mümkün hale gelmektedir.
3. Ultrasonik Frekans Kullanımı
Ultrasonik sinyallerin enkaz altında konum tespiti için kullanılması, elektromanyetik sinyallerin engellendiği ortamlarda bile güvenilir iletişim sağlar. Bu teknoloji, deprem gibi durumlarda GPS veya diğer sistemlerin yetersiz kaldığı alanlarda kullanılabilecek yenilikçi bir çözüm sunar.
4. Otonom Drone Entegrasyonu
Yapay zeka destekli otonom dronların, enkaz haritalama, ultrasonik sinyalleri tespit etme ve konum belirleme görevlerini üstlenmesi büyük bir yenilik sunmaktadır.
SLAM (Simultaneous Localization and Mapping) algoritmalarıyla otonom dronların hem haritalama hem de navigasyon görevlerini üstlenmesi, arama-kurtarma teknolojilerine yeni bir bakış açısı getirir.
5. Hassas Konum Tespiti
Akıllı saatlerin sinyalleri sayesinde enkaz altındaki kişilerin 50 cm hassasiyetle tespit edilmesi, hem bilimsel hem de teknik açıdan çığır açıcı bir başarıdır. Bu doğruluk payı, mevcut çözümlerden çok daha gelişmiştir.
6. Çok Fonksiyonlu Akıllı Saat Teknolojisi
Normal kullanımda günlük yaşamda ihtiyaç duyulan tüm özellikleri barındıran bir saat, kriz anında tamamen farklı bir modda çalışarak:
Nabız, kimlik bilgisi, konum gibi kritik verileri iletir,
Kullanıcının sağlık durumunu analiz eder ve kurtarma ekiplerine raporlar.
Bu özellikler, mevcut akıllı saat teknolojilerinin ötesinde yenilikçi bir entegrasyon sunmaktadır.
7. Çok Amaçlı Kullanım Alanları
Teknolojinin yalnızca depremde değil; kar fırtınaları, seller, orman yangınları, maden göçükleri ve savaş bölgelerinde de kullanılabilmesi, onu çok yönlü bir çözüm haline getirir.
Bu yönü, hem insani hem de bilimsel uygulamalar için geniş bir potansiyel sunar.
8. Gelişmiş Veri Analitiği ve Yapay Zeka Kullanımı
Arama-kurtarma sürecinde kullanılacak yapay zeka ve makine öğrenimi algoritmaları, gelen verilerin hızlı ve doğru bir şekilde analiz edilmesini sağlar.
Büyük verilerin bulut tabanlı sistemlerde işlenmesi, kurtarma ekiplerine anlık ve optimize edilmiş bilgi sunar.
9. Toplumsal Fayda ve Sürdürülebilirlik
Projenin insani bir teknoloji olarak hayata geçmesi, toplum üzerinde doğrudan bir sosyal etki yaratır.
Sürdürülebilir enerji çözümleri ve afet sonrası altyapı bağımsızlığı, uzun vadeli toplumsal fayda sağlar.
10. Bilimsel Yöntemlerin Uygulanması
Proje, bilimsel temellere dayalı tasarım ve geliştirme süreçlerini içermektedir:
Simülasyon ve modelleme ile enkaz koşullarına yönelik gerçekçi testler,
Multidisipliner bir yaklaşım: Yazılım mühendisliği, elektronik, yapay zeka ve malzeme bilimleri alanlarının entegrasyonu.